Cihadiye 1332

Cihadiye 1332 Nedir?

Cihadiye vefanın üstün bir fedakarlık ve vatan severliğin adıdır. Olay Çanakkale savaşında geçmiş gerçek bir hikayedir. Çanakkale Savaşının içinde olan ama çoğu kimsenin bilmediği veya unutulmaya yüz tutmuş enteresan hikayelerden biridir "Cihadiye Yüzükleri"

Savaşta yaralı askerlerimiz için tıbbi malzeme ve hasta bakıcı eksikliği çekiliyordu.En büyük eksiklik yaralılar için kullanılan antiseptik malzeme ve önemli ameliyatlarda kullanılan morfindi. Bunlar sadece iyileşmesi mümkün olanlara kullanılmaya başlanmıştı. Çok hafif hastalara limon tuzu karışımı kullanılıyordu. Gazlı bezler toplanıp yıkanıp tekrar tekrar kullanılmaya başlanmıştı.Tıbbi malzeme eksikliği had safhaya ulaşmıştı. Bu dönemde doktor Tarık Nusret olayı ibretle hatırlanması ve yeni nesillere anlatılması gereken bir olaydır.Kendi oğluna bile tedavi olanağı olmadığı için morfin verememiştir.Çünkü morfin o dönemde öz oğlu bile olsa tedavi şansı yoksa verilmeyecek kadar değerlidir.

Sağlıkçıların toplanıp ne edeceğiz, nasıl yapacağız, bu güçlüğü nasıl aşacağız diye kara kara düşündükleri anda bir hemşire kulaklarındaki küpeleri ve parmağında ki nikah yüzüğünü çıkartıp "Vatanımız düşman tarafından işgal edildikten, namusumuz kirletildikten sonra bu yüzüğün ne anlamı kalır" diyerek masanın üzerine bırakır.Bu hemşire aslında savaşın kaderini değiştirdiğinin farkında bile değildi. Bu örnek davranış diğer hemşire kadınlara örnek olur. Diğer sağlık çalışanları da aynı şeyi yaparlar. Toplanan bu değerli takılar ile ilaç ve tıbbi malzemeler tedarik edilir.

Bir tarafta paralı askerler savaşırken diğer tarafta ise sağlık çalışanı hemşireler en değerli varlığı olan ve belki de tek mücevheri evlilik yüzüğünü gözünü bile kırpmadan vatanının kurtulması için devletine vermiştir. İşte Çanakkale savaşlarını zaferle sonuçlandıran yüksek ruh bu büyük fedakarlıklardır.

Savaş sonrası ise hemşirelerin ve kadınların bu fedakârlığı unutulmamıştır. Savaşta yardımcı olarak çalışan bayanlara bir ödül verilmesini gündeme gelmişse de hemşireler bu işi vatan için yaptıklarını ve bunun karşılığında hiçbir şekilde para ve benzeri ödülü kabul etmeyeceklerini beyan etmişlerdir. İşte burada Mehmetçiğin yüce gönüllülüğü bir kez daha ortaya çıkmıştır. Hemşirelerimizin bu büyük fedakarlığına karşı askerimizde bu yapılanları unutmamış ve bir vefa örneği olarak yokluk yıllarında onlar için değişik bir hediye düşünmüşlerdir.

Ele geçirilen İngiliz tüfeklerinin namluları kesilerek yüzük haline getirilmiştir. Bu yüzükler ise üzerlerine "Cihadiye 1332" yazılarak gönüllü kadınlara hediye edilmiştir. Döküm tekniği olarak demirden yapılmış olan bu yüzüğün iki tarafında ay yıldız, ortasında Müdafaa-i Milliye ifadesi vardır. Hicri 1332 yılı yazmaktadır.Bu da miladi olarak 1. Dünya savaşının başladığı 1914 yılına karşılık gelmektedir. Cihadiye yüzükleri bir fedakarlık ve bu büyük fedakarlığa karşı gösterilen vefanın örneğidir. Mehmetçiğimiz tarafından hemşirelere hediye edilen bu yüzüklerden günümüze sadece birkaç tanesi ulaşabilmiştir. Metal olması sebebiyle yıllar içinde çürümüş ve yok olmuştur. Hikayesi bu kadar güzel olan bu yüzüklerin sadece üç tanesi günümüze kadar ulaştığı bilinmektedir. Haziran 2021 tarihli gazete haberinde Üçüncü yüzüğün Harput'ta bir kazı çalışması sırasında bulunduğu anlaşılmaktadır. Günümüzde bu yüzüklerin emitasyon şeklinde hediyelik olarak yapılmaya başlandığı görülmektedir.

Create your website for free! This website was made with Webnode. Create your own for free today! Get started